Etiket arşivi: Yaratıklar

Nobunagun

Nobunagun

Nobunagun da adını meşhur tarihi karakter Oda Nobunaga’dan alan animelerden biri. Nobunagun Masato Hisa’nın aynı adı taşıyan mangasından yola çıkılarak Hiroshi Yamaguchi tarafından yazılıp Nobuhiro Kondo tarafından yönetiliyor. 2014 yılında yayınlanan anime, 13 bölümden oluşmakta. Devamı olsa olurmuş valla.

Dünyayı istila etmeye çalışan, uzaydan gelen ve Evrimsel İstilacı Cisimler (EİC) adlı yaratıklar. Bunlarla savaşma yetisi sağlayan E-genlerine sahip insanlar. Ortalamanın altında bir okul başarısına rağmen silahlar, askeri araçlar, gemiler, uçaklar, tanklar konusunda ileri seviyede bilgi sahibi, asosyal bir lise öğrencisiyken Tayvan’a yaptıkları okul gezisinde EİC saldırısının ortasında kalınca E-geni uyanan Ogura Sio. Bu Ogura Sio Nobunaga’nın reenkarnasyonu olmuş oluyor.

Bu olaydan sonra Ogura Sio bu yaratıklarla savaşmak için oluşturulmuş Dogoo adlı organizasyona dahil olup diğer E-geni sahipleriyle birlikte savaşmaya başlıyor. Sio üzerinden Nobunaga’nın üstün savaş stratejisi tekniklerine vurgu yapılıyor. Nobunagun da Nobunaga’nın kendi yaşadığı dönemde yeni yeni gelişen silahlara verdiği önemden dolayı Sio’nun uyanan silahına verdiği isim.

Bölümlerde yaratıklarla yeni yeni mücadelelere yer verilirken sonlara doğru Komutan olan yaşlı kadın, yardıma gelen uzaylı yaratık, Komutanın sağ kolu olan Saint-Germain ve E-genleri hakkında bilgiler ediniyoruz. Sona doğru bu şekilde açıklık getirmeleri de güzel olmuş.

Nobunagun’un sonucunda dünyanın yaratıklardan kurtulduğunu düşünüyorsanız, yanılıyorsunuz ki tam olarak bu nedenle devamı olabilirmiş demiştim aslında. Şahsi görüşüm eğlenceli, sürükleyici bir anime olduğu yönünde.

Nobunagun’un müziklerini Yutaka Shinya yazmış.

Açılış Müziği: Pay Money to My Pain’in seslendirdiği Respect for the Dead Man

Kapanış Müzikleri:

İlk Bölüm: Pay Money to My Pain’den Respect for the Dead Man

2-5. ve 11-13. Bölümler: Shiori Mutō, Yū Asakawa ve Sumire Uesaka’nın seslendirmesiyle Chīsana Hoshi’nin alfa versiyonu

6-10. Bölümler: Shiori Mutō, Chiwa Saitō, Mutsumi Tamura and Ayumu Murase’nin seslendirmesiyle Chīsana Hoshi’nin beta versiyonu

Neoranga anime

Neoranga

Neoranga 1998 yapımı 2 sezonda 48 bölümden oluşan bir anime. 48 bölüm olduğuna bakmayın, bölümler 12 dakika dahi sürmüyor.

Shimabara kardeşler ailesini kaybetmiş, abla Minami’nin evi geçindirdiği 3 kız kardeş. Bir gün evlerine bir çocuk geliyor. Barou Hanedanlığı’ndan geldiğini, yeğenleri olduğunu, ağabeyleri Masaru’nun öldüğünü, krallığın kalıtsal olarak kendilerine geçtiğini ve Barou Adası’na davet edildiklerini söylüyor. Kız kardeşler başta önemsemeseler de bedava tatil fikriyle gitmeye karar veriyorlar.

Shimabara kardeşler adayı koruyan Tanrı Neoranga’yı öğreniyorlar. Taşların üstüne kazınmış şekillerin oynaması kızları o kadar da etkilemeyince Neoranga’ya seslenmeleri söyleniyor. Sonuç; sular arasından yükselen dev bir yaratık: Neoranga. Tokyo’daki yaşantılarına geri dönüyorlar; ama Ranga da onlarla birlikte gidiyor. Başta büyük bir kriz olsa da Amerika’nın Barou Hanedanlığı’nı tanıması gibi gelişmelerle Japon Hükümeti de geçici olarak saldırmayı bırakıyor.

Shimabara kardeşler içinse Kaotik bir hayatın başlangıcı olduğu su götürmez. Siyasi olaylar, mahallelilerin tepkileri. Bahçelerinde ülke içi hatta uluslararası sorun haline gelen bir Tanrı. Ranga’nın gücünü iyilik için, adalet için kullanabileceklerine inanıyorlar. Abla Minami şirketinin batmasının ve kardeşlerinin okul paralarının da etkisiyle Ranga üzerinden gelir etmeye odaklanmış olarak çıkıyor karşımıza.

Japonya’daki gizli bir örgüt olan Kyoshinkai içinde barındırdığı siyasiler aracılığıyla resmiyet kazanıyor. Kyoshin adı verilen, Ranga’ya benzeyen yaratıkları Japonya’nın çeşitli yerlerinden bulup uyandırıyor ve Ranga’ya karşı savaşıyorlar. En sonuncusu ve en güçlüsü dedikleri İbuki ile öyle bir propaganda yapıyorlar ki, insanlar İbuki diyor başka bir şey demiyor. Bence propagandanın planlama aşamasındaki sahnesi ilgi çekici. Birkaç kişilik görüşmede İbuki’yi tıpkı başka şeyleri yaptıkları gibi meşhur edeceklerini, insanların ona inanacağını söylüyorlar. Gerçeklik payı fazlasıyla olsa gerek.

Uzayda bir solucan deliği oluşuyor. Buradan dünyadaki her ülkeye bir anlamda binicisi olan, Curiotes denilen insan üstü canlılarla Kyoshin geliyor. Bunların mesajı Ranga’nın yok edilmesi, yoksa dünya yok olacak! Doğal olarak herkes Shimabara kardeşlere ve Ranga’ya yüz çeviriyor. Saldırılar sonunda Ranga ağır yara alıyor.

Bu arada bir gün ağabey Masaru çıkıp geliyor. Meğer ağabey ölmemiş, bir nevi evrim geçirmiş. İnsanın bir üstü, ölmeyen ve uzaydaki tek Tanrı dedikleri Tao’nun hizmetine giren biri haline gelmiş. Kyoshinler Curioteslerin araçları gibi. Amaç tek Tanrı Tao’nun korunması. Ranga ise diğerlerinden farklı. Tao her şeyi ele geçirmeye çalışırken buna karşı çıkıyor. Tao ve Kyoshinlerle savaşıyor. Hiçbir Curiotes Ranga’yı alt edemiyor. En sonunda bir insan Ranga’yı mühürlemeyi başarıyor. Öylece okyanusun altında uyumaya geçiyor Ranga, ta ki Shimabara kardeşler gelinceye kadar.

Ağabey kardeşlerinden yardım istiyor Neoranga’yı yok etmek için. Yuuhi ve Minami ağabeylerini izliyor. Ushio karşı çıkıyor ve Ranga’ya gidiyor. Yuuhi ağabeyini oyuna getirip Kyoshin’i Akasa’ya zarar vedikten sonra Minami’yi de ikna edip Ushio’nun yanına Ranga’ya geri dönüyor. Ranga evrim geçirerek gelişiyor.

Sonrası zafer! Neoranga yine galip geliyor. Kyoshinler ile ağabey Masaru uzaya geri dönüyor ve solucan deliği kapanıyor. Yuuhi Tao ile savaşmak için uzaya gitmeyi teklif ediyor. Ushio karşı çıkıyor. Kardeşler arasında geçen özgürlük, savaş ve kişilerin cenneti üzerine geçen konuşma ilgi çekici. Tao tekrar uyanıp da kaçacak yerleri kalmayana kadar hayatlarına devam edecekler gibi duruyor.

Genel olarak bayıldığımı söyleyemem, hatta bazen sıkıldım bile; ama Kyoshinkai gibi bir örgüt ve işleyiş şekli, birkaç insanın halkı düzene sokmak için mutlaka her şeyin alt üst olması gerektiği inancı oldukça ilginç. Bu inanca bir tek animede de rastlamıyoruz. Tarih dedikodularında da mutlaka karşımıza çıkar. Bu sizce de gerçek olduğu anlamına gelmiyor mu?

Müzikler:

 İlk 24 bölüm açılış müziği: Yūko Miyamura, Yuuko Sumitomo ve Eri Sendai’dan Kaze no Nemuru Shima

İlk 24 bölüm kapanış müziği: Masaaki Ito’dan Prologue ~A City In The Sky

İkinci sezon açılış müziği: Kuniaki Haishima’dan Kami to Nare

İkinci sezon kapanış müziği: Yūko Miyamura, Yuuko Sumitomo ve Eri Sendai’dan Kawaki No Miwa Ni Te.

Myshibugyou

Mushibugyou ilk olarak 2009’da yayınlanan bir manga serisinin 2013’te animeye çevrilmiş hali. Abartılı dövüş sanatları ve kurgudan hoşlananlar için birebir. 23:14 dakikalık 26 bölümü bir oturuşta izleyebilirsiniz.

Mushibugyou Shogunluk dönemi Edosu’nda (Tokyo), 100 yıl öncesinde ortaya çıkan ve sadece insan yiyen dev böceklerle savaşan bir birim. Daha doğrusu bu birimin başkanı. Başlarda biz bile görmüyoruz nasıl biri olduğunu. Kimseyle doğrudan görüşmüyor. Ancak bir tür perdenin arkasından, belli bir mesafeden birkaç kişiyi görüyor.

Birim doğaüstü yaratıklarla savaştığı için üyeleri de haliyle bu ayarda insanlar. Kısaca göz atacak olursak:

Tsukushima Jinbei grubun son üyesi ve anime onunla başlıyor. Babası çok büyük bir kılıç ustası ve kendi tekniğini geliştirmiş biri. Birime katılması için çağrılıyor; ancak artık ayağı sakat olduğu için Jinbei onun yerine Edo’ya gitmeye karar veriyor. Neşeli, herkese yardıma koşan, laf dinlemeyen, biraz da aptal ama vazgeçmeyen bir tip. Bu özellikleri nedeniyle de biraz zorla da olsa birime dahil oluyor.

Mugai grubun en güçlü üyesi. Yerçekimine meydan okuyan bir saçı ve devasa bir kılıcı var. Daha öncesinde Mushigari (Böcek Avcıları) adlı bir grubun üyesi ve en büyük amacı Mushibugyou’yu öldürmekken, onunla bu amaçla karşılaşınca işler değişiyor.

Hibachi grubun kadın ninjası. Eski ninja köyünde artık ninjalara iş düşmediği için herkes bu işten elini çekerken, dedesi kendi tekniğini asla bırakmıyor ve ilgili görünen tek kişi Hibachi’ye de yanında durduğu zamanlarda bildiklerini öğretiyor. Her şeye rağmen tekniğinin mirasçısı olarak bir kadını asla kabul etmeyecek biri. O nedenle Hibachi’nin hayallerinden biri dedesinin onu kabul etmesi.

Shungiku Koikawa bir eşkiyanın oğlu. Annesinin yaşadığı dönemde ona bağlılığıyla birini öldürmeyi reddettiği ve ona daha yakın olduğu için babası tarafından sürekli aşağılanıyor. Bir gün annesini ölü buluyor ve babasının yaptığını düşünerek bütün çetesini öldürüyor. Sıra babasına gelince olacakları da siz izleyin. 🙂 Bu nedenle adı 99’un katiline çıkıyor. Ancak annesinin katilinin babası değil de Mushigari üyesi biri olduğunu öğreniyor. Günahlarının bedeli olarak birime katılıp bu kez böcek kesmeye başlıyor. Çok iyi bir kılıç ustası ve bunu ‘Keserken keserken bir baktım ki bu hale gelmişim.’ diye açıklıyor.

Tenma Ichinotani grubun en genç üyesi. Anne ve babasının ölmeden önce kendisine bıraktığı iki kağıt bebeği kontrol etme yeteneğine sahip. Çok fazla şeyden korksa da başarılı bir çocuk olup anne ve babasının bunu görmesi en büyük isteği. Laf aramızda ben de Tenma’yla aynı korkuyu paylaştığımdan o sahnelerin bazılarına bakamadım. 😀

Kotori Matsunohara birimin komutanı gibi biri. O da samuray ve oldukça iyi bir samuray. Mushibugyou ve ekip arasında iletişimi sağlayan kişi de o. Ekibin diğer üyeleri en azından başlarda Mushibugyou’nun nasıl biri olduğunu görmüş değil.

Son olarak da Mushibugyou, namı diğer Kuroageha’dan bahsedelim. Animenin kilit karakteri. Her şey bunun başının altından çıkmış zaten desek yeri. Küçük bir kız çocuğu görünümünde, saç, kaş, kirpik bembeyaz. Vücudundan çok güçlü zehirler salabildiği için kimseyle teması olmadan yaşıyor yıllardır. Yaşam enerjisini yitirmiş halde, günahlarının bedelini ödediği düşüncesiyle dev böceklerle savaşıyor sadece. Jinbei ile tanıştıktan sonra bu kısımlar ciddi anlamda değişiyor. Böceklerin çıkış yeri ve Kuroageha’nın kim olduğu sorularının cevapları ise aynı yerde saklı.

Bir yandan kahramanları tanıyıp bir yandan maceralara dalacağınız bölümler sizi bekler. İyi seyirler. 🙂